-
1 değişik
1) ( farklı) unterschiedlich3) ( alışılmışın dışında) ungewöhnlichhiç değişiğim kalmadı ich habe keine saubere Wäsche mehr -
2 paragraf
См. также в других словарях:
kanun maddesi — is., huk. Kanun, tüzük ve yönetmeliklerinin ayrı ayrı hükümlerinin gösteren bölüm, bent, fıkra … Çağatay Osmanlı Sözlük
kanun — 1. is., huk., Ar. ḳānūn 1) Yasa 2) Geçerli olan kural Dünyanın en büyük kanunu, nefsini müdafaa ve muhafaza etmek için karnını doyurmaktır. A. Ş. Hisar Birleşik Sözler kanun adamı kanun dışı kanun hükmünde kararname kanun koyucu … Çağatay Osmanlı Sözlük
madde — is., Ar. mādde 1) Duyularla algılanabilen nesne 2) Bir cismi oluşturan öge, öz Cam yapmak için silisli maddeler kullanılır. 3) Yasa, sözleşme, antlaşma vb. metinlerde, her biri başlı başına bir yargı getiren ve çoğu kez rakamla belirtilen bölüm… … Çağatay Osmanlı Sözlük
bent — is., di, esk., Far. bend 1) Bağ, rabıt 2) Kitaplarda kendi içinde bütünlük oluşturan bölüm 3) Su biriktirmek için akan suyun önüne yapılan set, büğet Bentler, hakikaten Osmanlı medeniyeti eserlerinden örnek verecek heybetli tesislerden imiş. A.… … Çağatay Osmanlı Sözlük